MALİYE VEKALETİ BAŞ HUKUK MÜŞAVİRLİĞİNİN VE MUHAKEMAT UMUM MÜDÜRLÜĞÜNÜN VAZİFELERİNE, DEVLET DAVALARININ TAKİBİ USULLERİNE VE MERKEZ VE VİLAYETLER KADROLARINDA BAZI DEĞİŞİKLİKLER YAPILMASINA DAİR KANUN
MALİYE VEKALETİ BAŞ HUKUK MÜŞAVİRLİĞİNİN VE MUHAKEMAT UMUM MÜDÜRLÜĞÜNÜN VAZİFELERİNE, DEVLET DAVALARININ TAKİBİ USULLERİNE VE MERKEZ VE VİLAYETLER KADROLARINDA BAZI DEĞİŞİKLİKLER YAPILMASINA DAİR KANUN
Kanun Numarası: 4353
Kabul Tarihi: 08/01/1943
Resmi Gazete Tarihi: 18/01/1943
Resmi Gazete Sayısı: 5307
BİRİNCİ KISIM : TEŞKİLAT, VAZİFE VE MESULİYET
BİRİNCİ BÖLÜM : MERKEZ VE VİLAYETLER TEŞKİLATI VE VAZİFELERİ
TEŞKİLAT
Madde 1 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
Maliye Bakanlığı Hazine Baş Hukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü teşkilatına ait vazifeler Baş Hukuk Müşavirinin nezaret ve murakabesi altında hukuk müşavirleri, merkez, il ve bölge muhakemat müdürleri, müşavir avukat ve avukatlar tarafından görülür.
Hukuk müşavirleri ile Merkez Muhakemat Müdürü, Baş Müşavirin verdiği işleri görürler.
MERKEZDEKİ VAZİFELER
Madde 2 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
Baş Hukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü hususi kanunlarla Hazine Hukuk Müşavirliğine verilmiş olan işlerden başka:
A) Bakanlık makamından veya Bakanlık makamının muvafakatiyle Bakanlık dairelerinden sorulan işlerin hukuki icapları hakkında mütalaa vermek;
B) Bakanlık ilgili daireleriyle diğer Bakanlıklar tarafından hazırlanıp gönderilen mukavele projeleri üzerinde tetkikler yaparak mütalaa beyan etmek;
C) Bakanlıklara ve genel muvazene içindeki diğer dairelere ait her türlü hukuk ve ceza davaları ile icra işlerini, ait olduğu makam ve mercilerde ikame, takip ve müdafaa ettirmek;
D) Mali hususları ihtiva eden ve Hazineyi ilgilendiren idari davalara karşı Bakanlıklar ve dairelerince hazırlanarak bu kanunun 24 üncü maddesi gereğince Maliye Bakanlığına gönderilen müdafaanameler üzerinde icap ettiği takdirde hukuki mütalaa beyan etmek ve bu davaların duruşmalarında bu Bakanlık ve Daireleri Baş Hukuk Müşaviri, hukuk müşavirleri, Merkez Muhakemat Müdürü, müşavir avukatlar ve avukatları marifetiyle idari kaza mercilerinde temsil etmek;
E) Adli ve idari kaza mercilerinden, hakemlerden, İcra daireleriyle noterler tarafından Bakanlığa veya Bakanlık dairelerine yapılacak tebliğleri Bakanlık veya bu daireler namına kabul ederek hukuki icapları hakkında alakadar daireye gerekli tebliğleri yapmak;
F) Müşavirliğe bağlı merkez ve iller teşkilatının faaliyetini hukuk müşavirleri, Merkez Muhakemat Müdürü, müşavir avukatlar ve avukatlar vasıtasiyle en az üç yılda bir defa teftiş veya murakabe ettirmek;
G)
(Ek bend: 12/12/2003 - 5020 S.K./3. md.)
19/04/1990 tarihli ve 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanununun 17 nci maddesinin birinci fıkrasındaki suçlardan genel bütçeli daireleri ilgilendirenlerin ceza davalarını ve özel kanun hükümlerine göre Hazine alacağı sayılan alacakları dava, takip, müdafaa ve tahsil etmek; Vazifeleriyle mükelleftir.
İLLERDEKİ VAZİFELER
Madde 3 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
İller muhakemat müdürleri:
A) Defterdarlıktan veya il idare şubelerinden sorulan işlerin hukuki icapları hakkında mütalaa vermek;
B) Hazineye ait her türlü davalarla genel muvazene içindeki dairelere ait hukuk ve ceza davalarının ve bütün icra işlerinin ait olduğu makam ve mercilerde takip ve müdafaasını yaptırmak;
C) Hususi kanunlarında ayrıca tebliğ mercii gösterilmemiş olan Hazineye ait adli ve idari kaza mercileri, hakemler, icra daireleri ve noterler tarafından yapılacak tebliğleri kabul ederek hukuki icapları hakkında alakalı daireye gerekli tebliğleri yapmak;
D) İl'e bağlı ilçelerde işleri senede en az bir defa teftiş etmek veya il avukatları marifetiyle teftiş ettirmek ve hazırlayacakları raporları Bakanlığa göndermek;
E) Mali hususları ihtiva eden ve Hazineyi ilgilendiren idari davalara ait olmak üzere genel muvazene içindeki dairelerin hazırlayıp bu kanunun 24 üncü maddesi gereğince en büyük mal memuruna gönderecekleri müdafaanameler üzerinde icap ettiği takdirde hukuki mütalaa beyan etmek;
F) Bu kanunla kendilerine verilen sair yetkileri kullanmak; Vazifeleriyle mükelleftir.
BÖLGE MUHAKEMAT MÜDÜRLERİ
Madde 4 - Dava ve icra işleri bir Muhakemat Müdürlüğü tesisini icabettirecek kadar fazla olmayan, bir kaç vilayete ait işler bu vilayetlerden birinde teşkil olunacak Bölge Muhakemat Müdürlüğüne bağlanabilir.
Bölge Muhakemat Müdürleri 3 üncü madde ve bu kanunun diğer maddelerinde yazılı vazifeleri görmekle mükelleftir.
VAZİFELERİN AYRILMASI
Madde 5 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
Hukuk müşavirleriyle Merkez Muhakemat Müdürü, Müşavir Avukat ve Avukatlar Merkezde Baş Hukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğüne, illerde muhakemat veya bölge muhakemat müdürlüklerine, muhakemat müdürlüğü teşkilatı olmıyan ve bir bölgeye tabi bulunmıyan yerlerde defterdarlıklara veya mal müdürlüklerine bağlıdırlar. Muhakemat müdürleri dava ve icra işlerinde ilgili makamlarla doğrudan doğruya muhabere yetkisini haizdirler. Muhakemat müdürlüğü teşkilatı olmıyan yerlerde defterdar ve mal müdürleri de aynı yetkiyi haizdirler.
İKİNCİ BÖLÜM : TAYİN, TERFİ VE MEZUNİYET
MERKEZ MEMURLARININ TAYİN USULLERİ
Madde 6 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
Merkez teşkilatı kadrolarındaki memuriyetlerden Baş Hukuk Müşaviri ve Muhakemat Genel Müdürü, Maliye Bakanının teklifi, hukuk müşavirleri ile Merkez Muhakemat Müdürü ve müşavir avukatlar Baş Hukuk Müşavirinin inhası ve Maliye Bakanının teklifi üzerine müşterek karar ile, diğerleri Baş Hukuk Müşavirinin inhası üzerine Bakanlıkça tayin olunurlar.
Baş Hukuk Müşaviri ve Muhakemat Genel Müdürü ile hukuk müşavirlerinin ve Merkez Muhakemat Müdürünün, müşavir avukatlarla Hazine avukatlarının tayin ve terfilerinde 3656 sayılı kanunun 6 ncı maddesi hükmü tatbik olunur.
İL MEMURLARININ TAYİN USULLERİ
Madde 7 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
İl teşkilatı kadrolarındaki memuriyetlerden birinci sınıf muhakemat müdürleri Baş Hukuk Müşaviri ve Muhakemat Genel Müdürünün inhası ve Maliye Bakanının teklifi üzerine müşterek karar ile ve diğerleri Baş Hukuk Müşaviri ve Muhakemat Genel Müdürünün inhası üzerine Bakanlıkça tayin olunur.
Muhakemat müdürleri ile Hazine avukatlarının tayin ve terfileri 3656 sayılı kanunun 6 ncı maddesi hükmüne tabidir.
Madde 8 -
(Mülga madde: 27/06/1951 - 5797/2 md.)
Madde 9 -
(Mülga madde: 27/06/1951 - 5797/2 md.)
Madde 10 -
(Mülga madde: 27/06/1951 - 5797/2 md.)
Madde 11 -
(Mülga madde: 27/06/1951 - 5797/2 md.)
İKİ SENEDE TERFİ
Madde 12 - Yardımcı avukatlık, Hazine avukatlığı ve müşavir avukatlık ayrı sınıflardır. Mesleki bilgi ve muvaffakiyet gösterenlerin her sınıfta bir defaya mahsus olmak üzere iki senede terfileri caizdir. Terfi edenlere kadro maaşları tam olarak verilir.
Madde 13 -
(Mülga madde: 27/06/1951 - 5797/2 md.)
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
İNZİBATİ CEZALAR VE VAZİFEYE SON VERME
Madde 14 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
Hazine avukatları hakkında Memurin Kanununda yazılı inzibati cezalardan her hangi biri; Memurin Kanunundaki tertibe bakılmaksızın tatbik olunabilir. Lüzum ve zaruret halinde 15 inci madde hükümleri dairesinde vazifelerine de son verilebilir. Memuriyetten ihraç cezasının tatbikı Memurin Kanununun hükümlerine tabidir.
CEZALARIN TATBİK ŞEKLİ
Madde 15 - Avukat namzetleriyle yardımcı avukatlar ve avukatlar hakkındaki inzıbati cezalar Başhukuk müşaviri ve Muhakemat Umum Müdürünün reisliği altında hukuk müşavirleri ve Merkez Muhakemat Müdürü ile bir müşavir avukattan teşkil olunacak komisyon kararı üzerine vekillikçe tatbik olunur.(...)
Vazifelerine son verilenlerin Hazine avukatlığından başka Devlet hizmet ve memuriyetlerinde kullanılmaları caizdir.
MEMURİN MUHAKEMAT KANUNUNUN TATBİKİ
Madde 16 -
(Mülga madde: 27/06/1951 - 5797/2 md.)
YASAKLAR
Madde 17 - İstifa suretiyle veya cezalı olarak vazifelerinden ayrılan hukuk müşavirleriyle müşavir avukat, avukat ve yardımcı avukatlar ve Muhakemat Müdürleri vazifelerinden ayrıldıkları tarihten itibaren bir yıl geçmedikçe Devlet idareleri (Hususi idareler ve belediyeler dahil) ve sermayesinin en az yarısı Devlete ait müessese ve teşekküller aleyhine dava kabul ve iş takip etmekten ve rey vermekten ve istişare kabul etmekten memnudurlar. Dava kabul edenlerle ortak da olamazlar. Bu yasağa karşı hareketi görülenler hakkında Türk Ceza Kanununun 240 ıncı maddesi tatbik olunmakla beraber bu gibiler bir daha Hazine hizmetlerinde kullanılmazlar.
İKİNCİ KISIM : DAVA VE İCRA İŞLERİNİN TAKİP VE MÜDAFAASI
BİRİNCİ BÖLÜM : HUKUK VE CEZA DAVALARİYLE İDARİ DAVALARDA TEMSİL
ADLİ MERCİLERDE TEMSİL
Madde 18 - Umumi muvazene içindeki dairelere ait hukuk ve ceza davalarında ve her türlü icra takiplerinde bu daireler mahkemeler, hakemler, icra daireleri ve dava ve icra işleriyle alakalı sair merciler nezdinde temsil vazifesi Maliye Vekaletine bağlı Hazine avukat ve yardımcı avukatları tarafından görülür.
Hukuk müşavirleriyle müşavir avukatlar ve muhakemat müdürleri dahi bu salahiyeti kullanabilirler.
Hazine avukatı bulunmıyan yerlerdeki dava ve icra işlerinde bu daireler amirleri tarafından temsil olunur.
TEMSİL SELAHİYETİNİN KULLANILMASI TARZI
Madde 19 - Dava ve icra işlerinde temsil salahiyetini haiz bulunanların bir listesi merkezde Muhakemat Umum Müdürlüğünce ve vilayetlerle kazalarda muhakemat müdürleri ve olmıyan yerlerde defterdar ve malmüdürleri tarafından o yerin Cumhuriyet Müddeiumumisine verilir. Bu listelerin birer nüshası müddeiumumiliklerce mahkemelere ve icra dairelerine gönderilir.
Temyiz Mahkemesi ile Devlet Şurasındaki duruşmalarda temsil salahiyetini kullanacakların isimleri ayrıca Temyiz Mahkemesi Başmüddeiumumiliğine ve Devlet Şurası Umumi Katipliğine bildirilir.
Listelerde isimleri yazılı olanlar ve bütün müşavir avukatlar ve Devlet dairelerini mahkemeler, hakemler ve icra daireleriyle sair kaza mercileri nezdinde temsile salahiyetli hukuk müşavirleri ve muhakemat müdürleri Baroya kaydedilmeksizin ve vekaletname göstermeğe lüzum olmaksızın temsil salahiyetini kullanırlar. Temsil salahiyeti sona erenlerin isimleri yukarıda yazılı mercilere, derhal bildirilir.
Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Umum Müdürlüğü teşkilat kadrolarına dahil olanlardan Devlet dairelerini kaza mercilerinde avukat sıfatiyle temsil edenler hakkında Avukatlık Kanununun hükümleri dairesinde disiplin takibatı icrası, vazife gördükleri yerin barosuna aittir.
TEMSİL SALAHİYETİNİN ŞÜMULÜ
Madde 20 - Merkez teşkilatında temsil salahiyetini haiz bulunanların bu salahiyetleri merkez ve vilayetlerle mülhakata ait bütün dava ve icra takiplerine şamil, vilayetlerdeki muhakemat müdürleriyle müşavir avukat, avukat ve yardımcı avukatların salahiyetleri vilayet merkez ve mülhakatına ve kaza avukatlarının salahiyetleri yalnız kaza ve teşkilat olan nahiyelerdeki işlere münhasırdır. Temsil salahiyeti mahdut olanlara diğer vilayet ve kazalardaki işlerin takip ve müdafaasına memur edilmeleri halinde vekillikçe ayrıca salahiyetname verilir. Bu salahiyetnamelerin mahkeme ve icra dairelerine verilmesi mecburidir. Ankara'dan başka diğer vilayet ve kaza avukatlarının Temyiz Mahkemesi ve Devlet Şurası nezdinde temsil salahiyetini kullanabilmeleri vekillikçe kendilerine ayrıca salahiyet verilmiş olmasına bağlıdır.
(Ek fıkra: 12/12/2003 - 5020 S.K./4. md.)
Milletlerarası mahkemeler ile yurt dışındaki davalarda temsil yetkisi genel müdürün önerisi ve Bakanın onayı ile kullanılır.
DEVLET DAİRELERİNİN DAİRE AMİRLERİ VEYA SERBEST AVUKATLAR TARAFINDAN TEMSİLİ
Madde 21 - Hazine avukatı bulunmayan yerlerde daire amirleri temsil salahiyetlerini, sıfatlarını söylemek ve icabında hüviyetlerini tevsik etmek suretiyle kullanırlar. Devlet dairelerinin serbest bir avukat tarafından temsili Avukatlık Kanunu ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun umumi hükümlerine tabidir.
İDARİ DAVALARDA TEMSİL
Madde 22 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
İdari davaların açılması, idareler aleyhine açılan bu nevi davaların takip ve müdafaası daire amirlerine veya bu dairelerin bağlı bulundukları Bakanlıklar hukuk müşavirlerine ait olup Danıştaydaki duruşmalarda bu daireler kendi amirleri veya hukuk müşavirleri ve hukuk müşaviri teşkilatı olmıyan dairelerde ilgili şube amiri tarafından temsil olunur. Hazineyi ilgilendiren işlerde bu vazife Hazine Müşavir avukatı veya avukatları tarafından yapılır. Lüzumu halinde Maliye Bakanlığının alakalı servisine mensup ve Maliye Bakanlığı tarafından tensip edilecek bir memur Hazine Avukatı ile birlikte duruşmaya iştirak ettirilebilir.
(Ek fıkra: 12/12/2003 - 5020 S.K./5. md.)
İhtisas gerektiren ve ihtiyaç duyulan hallerde; ilgili Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararıyla 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22 nci maddesinin (h) bendi hükmüne göre serbest avukatlardan veya avukatlık ortaklıklarından hizmet satın alınabilir.
YEMİN TEKLİFİ VE REDDİ
Madde 23 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
Miktar veya kıymeti (1000) liraya kadar olan (1000 lira dahil) davalarla kıymeti belli olmıyan ve sulh mahkemelerinin görevine dahil olan davalarda karşı tarafa yemin teklifine veya reddine muhakemat müdürlerinin ve olmıyan yerlerde bağlı bulunduğu defterdar veya mal müdürünün yazılı muvafakatini almak şartiyle Hazine avukatı yetkilidir.
(1000) lirayı geçen davalarda yemin teklifi veya reddi Maliye Bakanlığının iznine bağlıdır. Bakanlıklara karşı yemin teklifi halinde yemin, merkezde Bakanın yetki vereceği ilgili daire amiri tarafından eda olunabilir.
İKİNCİ BÖLÜM : İDARİ DAVALARIN MÜDAFAA VE TAKİBİ USULLERİ
HAZİNEYİ ALAKALANDIRAN İDARİ DAVALAR
Madde 24 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
Mali hususları ihtiva eden ve Hazineyi ilgilendiren işlerden, Merkezde Maliye Bakanlığına, il ve ilçelerde en büyük mal memuruna haber verilmesi ve dairelerince hazırlanacak müdafaanamelerin işe ait dosya ve evrak ile birlikte bu mercilere gönderilmesi mecburidir. Bu nevi işler Hazinenin alakalı dairelerince tetkik olunarak müdafaanamelerde yapılması gerekli değişiklikler hakkında Hazinenin görüşü dairelere bildirilir. Bu müdafaaların Hazine anlayışına uygun olarak yapılması esastır.
SAYIŞTAYCA VEYA MUHASİPLERCE KABUL EDİLMİYEN MUAMELE VE TASARRUFLAR SEBEBİYLE AÇILAN İDARİ DAVALARDA HUSUMET
Madde 25 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
Genel muvazene içindeki dairelerin Sayıştayca veya muhasiplerce kabul edilmiyen muamele ve tasarrufları sebebiyle alakalılar tarafından Danıştayda açılacak idari davalarda husumet Hazineye aittir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM : HUKUK VE CEZA DAVALARININ VE İCRA İŞLERİNİN TAKİBİ USULLERİ :
DAVALARIN AÇILMASI VE İCRA TAKİPLERİNİN BAŞLAMASI
Madde 26 - Merkezde Başhukuk Müşaviri ve Muhakemat Umum Müdürünün ve vilayetlerde muhakemat müdürlerinin ve teşkilat olmıyan yerlerde Hazine avukatının muvafık mütalaası olmadıkça hiç bir dava açılamaz ve hiç bir icra takibi yapılamaz.
Maddi veya hukuki sebeplerle dava açılmasında ve icra takibinde fayda umulmıyan işlerde muhakemat müdürleri ve olmıyan yerlerde Hazine avukatları tarafından mucip sebepleri gösterilmek suretiyle verilecek mütalaa derhal vekalete bildirilerek alınacak emir ve talimata göre hareket olunur.
Hazine avukatlığı teşkilatı olmıyan yerlerde dava açılmasına veya icra takibine lüzum görülmeyen işler hakkında daire amirleri mütalaalarını Maliye Vekaletine bildirerek alacakları talimat dairesinde hareket ederler.
Muhakemat müdürleriyle Hazine avukatları ve daire amirleri müddetli işlerde hakkın düşmesini önliyecek tedbirleri almakla mükelleftirler.
AÇILAN DAVALARLA BAŞLIYAN İCRA TAKİPLERİNDEN VALİ VE KAYMAKAMLARIN VAZGEÇME YETKİLERİ
Madde 27 -
(Değişik madde: 27/06/1951 - 5797/1 md.)
(5.000.000) liraya kadar (5.000.000 lira dahil) bir Devlet alacağı veya bu kıymetteki bir hak veya menfaat dava ve icra yoliyle takip edilmekte iken takibata devam etmekte veya takibin Devlet aleyhine neticelenmesi halinde yüksek dereceli mahkeme veya mercie müracaatta maddi veya hukuki sebeplerle bir fayda umulmazsa avukatın mucip sebepleri gösteren mütalaası üzerine muhakemat müdürünün ve olmıyan yerlerde defterdarlığın teklifi üzerine takipten vazgeçme emri vermeye ve dava ve icra kayıtlarını sildirmeye valiler yetkilidir.
Hazine avukatı bulunmıyan yerlerde yukarıdaki fıkrada yazılı hususlara ait teklifler alakalı daire amirlerince yapılır.
Bölge muhakemat müdürlüklerine bağlı olan illerde yukarıdaki yetkiler takip veya dava hangi il'e ait ise o yer valisi tarafından kullanılır.
Muhakemat müdürleriyle defterdarların teklifleri valilikçe reddolunursa ve bunlar tekliflerinde ısrar ederlerse keyfiyet Maliye Bakanlığına bildirilir. Valinin tasvip etmediği dava ve icra takiplerinden vazgeçmeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
İlçelerde miktar veya kıymeti (2.000.000) liraya kadar (2.000.000 lira dahil) olan işlerde bu yetkiler Hazine avukatının mütalaası ve mal müdürünün teklifi üzerine kaymakamlar tarafından kullanılır. Kaymakamların kabul etmedikleri teklifte malmüdürü ısrar ederse valinin vereceği karar kesindir.
Hazine avukatı olmıyan ilçelerde dava ve icra işlerinin terkinine ait teklifler alakalı daire amiri tarafından yapılır.
Bakanlığın emriyle açılan dava ve icra takiplerinden vazgeçilmesi Bakanlığın iznine bağlıdır.
MALİYE VEKİLİNİN VAZGEÇME SALAHİYETİ
Madde 28 - 50.000.000 liraya kadar (50.000.000 lira dahil) bir hakkın veya menfaatin terkini tazammun eden ve maddi veya hukuki sebeplerle takip edilmesinde veya yüksek dereceli mahkeme ve mercilerde tetkik olunmasını istemekte fayda umulmıyan dava ve icra takiplerinden Muhakemat Umum Müdürünün teklifi üzerine vazgeçmeğe Maliye Vekili salahiyetlidir.
DEVLET ŞURASI KARARİYLE VAZGEÇME
Madde 29 - Miktar ve değeri 50.000.000 lirayı geçen dava ve icra takiplerinden ve aleyhte neticelenenlerin yüksek dereceli mercilerce tetkikını istemekten vazgeçilmesi, Devlet Şurasının muvafık mütalaası üzerine Maliye Vekaletince kararname alınmasına bağlıdır.
DAVAYA VEYA İCRAYA İNTİKAL ETMİŞ OLAN İHTİLAFLARIN SULH YOLUYLA HALLİ
Madde 30 - Umumi muvazene içindeki daireleri alakalandıran ve mahkemelere, hakeme veya icraya intikal etmiş olan işlerin sulh yoliyle hallinde menfaat görüldüğü takdirde Muhakemat Umum Müdürünün teklifi üzerine 50.000.000 liraya kadar (50.000.000 lira dahil) bir hakkın tanınması veya menfaatin terkini tazammun eden anlaşmalar yapmağa Maliye Vekili salahiyetlidir. Bu miktarı geçen anlaşmalar Devlet Şurasının muvafık mütalaasiyle ve alınacak kararname ile yapılır.
DAVAYA VEYA İCRAYA İNTİKAL ETMEMİŞ OLAN İHTİLAFLARIN SULH YOLUYLA HALLİ
Madde 31 - Bir mukavele mevcut olsun olmasın umumi muvazene dahilindeki Devlet daireleriyle diğer daire, müessese ve teşekküller veya hakiki ve hükmi şahıslar arasında çıkan ve henüz kaza mercilerine, hakeme veya icraya intikal etmemiş bulunan hukuki ihtilafların sulh yoluyla hallinde menfaat görüldüğü takdirde Başhukuk Müşavirinin mütalaasına istinaden 50.000.000 liraya kadar bir hakkın tanınması veya menfaatin terkini tazammun eden anlaşmalar veya mukavele tadilleri yapmaya vekaletler salahiyetlidir.
Bu miktarı geçen anlaşmalarla mukavele tadilleri, Devlet Şurasının mütalaasına istinaden Maliye Vekaletince alınacak kararname ile yapılır.
Başhukuk Müşavirliğinin veya Devlet Şurasının mütalaalarına muhalif olarak anlaşmalar veya mukavele tadilleri yapılabilmesi İcra Vekilleri Heyetinden karar alınmasına bağlıdır.
Bir mukavelenin tatbikından karşılıklı olarak vazgeçmek ve akdi feshetmek anlaşma hükmündedir.
Bu gibi hallerde tatbikından vazgeçilen mukavele teminatının miktarına göre mütalaası alınacak merci tayin ve bu madde hükümleri dairesinde hareket olunur.
Mukavelelerde yazılı sebeplerle müddetlerin uzatılması ve mukavelede tasrih olunan mücbir sebeplerin takdiri akıd vekalet ve dairelere aittir. Mukavele dışında kalan mücbir sebeplerle mukavelelerde yapılacak tadillere veya müddetlerin uzatılmasına veya mukavelelerin karşılıklı olarak tasfiyesine mütaallik hususlarda 1, 2 ve 3 üncü fıkralar hükümleri tatbik olunur.
KANUN YOLLARINA MÜRACAAT MECBURİYETİ
Madde 32 - 27,28,29 ve 30 uncu maddeler hükümlerine uygun bir karar alınmış olmadıkça tamamen veya kısmen Devlet aleyhine neticelenen davalarla icra takiplerinden yüksek dereceli mercilerde tetkikı istenilmesi mümkün olanlar hakkında kanun yollarına gidilmesi mecburidir. Zikri geçen maddeler gereğince terkin yoluna tevessül edilmiş olmakla beraber bu muamele henüz neticelenmemişse kanunen muayyen olan müddet içerisinde kanun yoluna müracaat ve terkin teklifi üzerine verilecek karara göre hareket olunur.
Bu mecburiyeti yerine getirmemek suretiyle hukuki veya maddi sebeplerle bozulması mümkün bir hükmün katileşmesine ve bir hakkın kaybolmasına sebep olan avukatlarla daire amirleri hakkında kanuni takibat yapılmakla beraber husule gelen zarar hükmün katileştiği tarihten itibaren on sene içerisinde kendilerine hükmen tazmin ettirilir.
TASHİHİ KARAR, İADEİ MUHAKEME VE HAKEM KARARLARINA KARŞI İTİRAZ SALAHİYETİNİN KULLANILMASI TARZI
Madde 33 - Tashihi karar veya iadei muhakeme veya 3533 numaralı kanun mucibince hakemlerce verilmiş olan kararlara karşı itiraz yoluna gidilmesi için kanuni sebepler mevcut olup olmadığının takdiri davayı takibeden avukata ve teşkilat olmıyan yerlerde daire amirlerine aittir. Muhakemat Müdürlüğü teşkilatı olan vilayetlerde Hazine avukatları bu husustaki esbabı mucibeli mütalaalarını Muhakemat Müdürlüğüne ve merkezde Muhakemat Umum Müdürlüğüne bildirirler ve alacakları talimat dairesinde hareket ederler.
MEVZUSUZ DAVA VE TAKİPLERİN TERKİNİ VE CEZADA VERİLEN BERAAT KARARLARINA KARŞI KANUN YOLLARINA MÜRACAATTAN VAZGEÇİLMESİ
Madde 34 -
(Değişik madde: 27/06/1951-5797/1 md.)
Mevzuu kalmıyan veya yanlışlıkla açıldığı anlaşılan veya Hazineye ait hak ve menfaati muhtevi bulunmıyan davalarla icra takipleri miktar veya kıymeti (5.000.000) lira ve daha az olduğu takdirde 27 nci maddedeki usul dairesinde ve (5.000.000) liradan fazla olduğu takdirde Maliye Bakanlığınca iptal edilerek dava ve icra kayıtları terkin olunur.
Bu kabil işler hakkında verilen kararlara karşı yüksek dereceli mahkemeye müracaattan vazgeçilmesi de yukarki hükümlere tabidir.
Hazinece müdahale olunan ceza davalarında suçun sabit olmaması failinin tutulan şahıs olmadığının sübut bulması sebebiyle verilen beraat kararları hakkında dahi bu madde hükmü tatbik olunur.
MAHALLİ TERKİNLERİN MERKEZDE TETKİKİ
Madde 35 - Dava ve icra takiplerine mütaallik olmak üzere mahalli teşkilatın yaptıkları terkinler, mucip sebepleri gösterilmek suretiyle üç ayda bir Maliye Vekaletine bildirilir. Cetveller tetkikı neticesinde benzeri işlerde terkin yoluna gidilmemesi hakkında verilecek emirleri mahalli teşkilat yerine getirmekle mükelleftir.
ÜÇÜNCÜ KISIM : MÜTEFERRİK HÜKÜMLER
AVUKATLIK HİZMETİ SATIN ALINMASI
Madde 36 -
(Değişik madde: 12/12/2003 - 5020 S.K./6. md.)
*1*
İhtisas gerektiren ve ihtiyaç duyulan hallerde; Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararıyla, 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (h) bendi hükmüne göre serbest avukatlardan veya avukatlık ortaklıklarından hizmet satın alınabilir.
(Değişik fıkra: 16/07/2004 - 5228 S.K./56.mad)
*2*
Milletlerarası yargı organlarında Devletin taraf olduğu davalar ile milletlerarası tahkim yoluyla çözümlenmesi öngörülen ve Hazine avukatlarınca takibine imkân bulunamayan uyuşmazlıklarla ilgili davalarda da; Devleti ve genel bütçeli daireleri temsil etmek ve savunmak üzere, Türk ve yabancı uyruklu avukatlardan ya da avukatlık ortaklıklarından ilgili idarelerce 4734 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin (h) bendi hükmüne göre hizmet satın alınabilir.
ESKİ VE YENİ KADROLAR
Madde 37 - 3656 sayılı Devlet Memurları Aylıklarının Tevhit ve Teadülü hakkındaki Kanunun 2 nci maddesine bağlı Maliye Vekaleti merkez memurları kadrosunun Hukuk Müşavirliğine ait kısmı ile 3888 numaralı kanunun birinci maddesine bağlı daimi ücretli merkez ve vilayetler kadrolarından Hukuk Müşavirliğine ait olanları ve mezkur kanunun ikinci maddesi mucibince ve 3 numaralı cetvelle 3656 numaralı kanuna bağlı bir sayılı cetvelin taallük ettiği kısımlarına eklenen Hukuk Müşavirliği başmuavinlik kadroları kaldırılmış ve bunların yerine işbu kanuna bağlı kadrolar 3656 numaralı kanunun Maliye Vekaleti Hukuk Müşavirliği merkez ve vilayetler kadrolarına konulmuştur.
MÜLHAK VE HUSUSİ BÜTÇELİ DAİRE AVUKATLARİYLE SERMAYENİN YARISINDAN FAZLASI DEVLETE AİT MÜESSESELER AVUKATLARI HAKKINDAKİ MEMNUİYETLER
Madde 38 - Maaş veya ücretleri mülhak bütçeli daireler ve hususi idareler ve belediyeler ve Devletle bu dairelerin ve belediyelerin idare ve murakabesi altındaki daire, müessese ve teşekküller ve sermayesinin yarısından fazlası Devlete ait olan şirket ve müesseseler tarafından verilen müşavir, müşavir avukat ve avukatlarla muhakemat müdürlerine ve bu mahiyette iş görenlere bu kanunla verilmiş olanlardan daha geniş haklar verilemiyeceği gibi yukarıda yazılı daire, müessese ve teşekküller müşavir veya avukatlarından tayin şartları hariçten iş almıya müsait olanlar, kadroya dahil olsun veya olmasınlar, üçüncü şahıslar namına yukarıda yazılı daire, müessese ve teşekküller aleyhine dava kabul ve takip etmekten ve kabul edenlerle birlikte çalışmaktan ve Devlet daire ve müesseseleri aleyhine rey vermekten ve istişare kabul etmekten memnudurlar.
Bu memnuiyet hilafına hareket edenlerin vazifesine derhal nihayet verilmekle beraber haklarında Türk Ceza Kanununun 240 ıncı maddesi hükmü tatbik olunur.
TAZMİNAT
Madde 39 -
(Mülga madde: 27/06/1951 - 5797/2 md.)
KALDIRILAN KANUNLAR
Madde 40 - 1050 sayılı Muhasebei Umumiye Kanununun 136 ve 137 nci ve 2996 sayılı kanunun 6 ve 26 ncı maddeleriyle 2573 sayılı kanun hükümleri mülgadır.
EK MADDE
Ek Madde 1 - Genel, katma, özel bütçeli idarelerle belediyelerin ve sermayesinin yarısı veya idare ve murakabesi bu dairelere ait teşekküllerin mukayyet avukatları kendilerinin dahil bulunduğu teşkilat haricinde olmak üzere, bu daire, müessese ve teşekküllerde, mensup oldukları dairenin muvafakatiyle, bir munzam avukatlık vazifesi alabilirler. Alınan munzam vazife genel, katma veya özel bütçeli bir idarede olduğu takdirde maaşı hakkında 3656 sayılı kanunun 18 inci maddesi uygulanır.
GEÇİCİ MADDELER
YENİ KADROLARIN TEDRİCEN TATBİKI
Geçici Madde 1 - Hazine avukatlığı teşkilatı tamamlanıncaya kadar bu kanunla kabul edilen maaşlı müşavir avukat, avukat ve yardımcı avukat kadrolarına bu kadro maaşları karşılık gösterilmek suretiyle hariçten ücretli mukayyet ve serbest avukat tayin olunabileceği gibi halen serbest olarak müstahdem bulunan müşavir avukat ve avukatların da bu maaşlı kadrolarda kadro maaşları karşılık gösterilmek suretiyle serbest olarak ücretle istihdamlarına devam olunabilir. Bu salahiyetin kullanılacağı müddet kanunun mer'iyete girdiği tarihten itibaren beş seneden fazla devam edemez.
Bu salahiyetin devamı müddetince yapılacak tayinlerde 3656 sayılı kanunun 6 ncı maddesi hükümleri tatbik olunur.
AVUKATLIK İMTİHANLARININ MUVAKKATEN GERİ BIRAKILMASI
Geçici Madde 2 - 9 uncu maddeye göre namzetlikte çalışmış olanların tabi olacakları avukatlık imtihanı mecburiyeti üç sene müddetle geriye bırakılabilir. İki yıl namzetlikte çalıştıktan sonra ehliyetleri kafi görülen ve yardımcı avukatlığa terfi ederek yardımcı avukatlıkta veya avukatlıkta ceman dört sene hizmet etmiş olanların bu hizmetleri avukatlık stajına mahsup olunur. Bu gibiler hizmetten ayrıldıkları takdirde baroya kaydolunmak için Avukatlık Kanunu mucibince ayrıca imtihan geçirmek mecburiyetinden varestedirler.
Hukuk Fakültesinden veya mektebinden mezun olupta kanunun neşri tarihinde Maliye Vekaleti Hukuk Müşavirliği muavin veya mümeyyizliklerinde veya muhakemat memurluklarında bulunanlardan isteyenler kendi kadrolariyle avukat namzetliğinde kullanılabilirler. Bu gibiler namzetlik müsabaka imtihanına tabi tutulmazlar ve birinci fıkra hükümlerinden istifade ederler.
ÜCRETLİ AVUKATLARIN MAAŞ KADROLARINA NAKİL VE TAYİNLERİ
Geçici Madde 3 - Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte, ücretli serbest Hazine avukatlığında müstahdem bulunanların 3656 numaralı kanunun muvakkat ikinci maddesindeki esaslara göre dereceleri tesbit olunarak halen almakta oldukları ücret miktarına bakılmaksızın tesbit olunan derecelerdeki maaşlı müşavir avukat, avukat veya Muhakemat Müdürlüğü kadrolarına nakil ve tayinleri yapılabilir. Ancak bu suretle yapılacak tayinler diğer memuriyetler için müktesep hak teşkil etmez.
İŞLERİN TASFİYESİ
Geçici Madde 4 - Bu kanunun 39 uncu maddesinde yazılı müesseseler müşavir, müşavir avukat veya avukatlarından olup üçüncü şahıslar namına mezkur maddede yazılı daire, müessese ve teşekküller aleyhine dava kabul etmiş olanlar ellerindeki bu işleri altı ay zarfında tasfiye etmeğe mecburdurlar.
ÜCRETLİ MEMURLARIN MAAŞ KADROLARINA NAKLİ
Geçici Madde 5 - Başhukuk Müşavirliği kadrolarında halen ücretle müstahdem bulunanların bu kanunla kabul edilen maaş kadrolarına nakil ve tayinlerinde aşağıda yazılı esaslar tatbik olunur:
Halen bulundukları ücret derecelerinde terfi müddetini doldurmuş olanlar ücretlerinin karşılığı olan maaş kadrolarına nakil ve tayin olunurlar.
Bulundukları ücret derecelerinde henüz terfi müddetini doldurmamış olanlar almakta oldukları ücret derecesini bir derece aşağısındaki maaşlı kadrolara veya bu esas dairesinde alabilecekleri maaş miktarını geçmemek şartiyle yukarı derecedeki maaş kadrolarına naklolunabilecekleri gibi bunlardan ücrette kalmak istiyenlerin terfi müddetlerini dolduruncaya kadar kadro maaşları karşılık gösterilmek suretiyle halen almakta oldukları ücretle istihdamlarına da devam olunabilir.
KANUNUN YÜRÜRLÜĞE GİRMESİ
Madde 41 - Bu kanun neşri tarihinden itibaren mer'idir.
KANUNU İCRAYA MEMUR MAKAM
Madde 42 - Bu kanunun icrasına İcra Vekilleri Heyeti memurdur.
KANUNA İŞLENEMEYEN HÜKÜMLER
31/07/2004 tarih ve 25539 S.R.G. de yayımlanan Adlî Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin Geçici 1. Maddesi:
Geçici Madde 1 - Bu Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin (c) bendi hükmü 1/1/2005 tarihinde yürürlüğe gireceğinden, bu tarihe kadar geçecek süre içinde adlî ve idarî davalarda gerekli bilgileri hazırlama ve Hazineyi ilgilendirmeyen idarî davalarda Kurumu temsil etmede 4353 sayılı Maliye Vekaleti Baş hukuk Müşavirliğinin ve Muhakemat Umum Müdürlüğünün Vazifelerine, Devlet Davalarının Takibi Usullerine ve Merkez ve Vilayetler Kadrolarında Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair Kanunun 18 ve 22 nci maddeleri hükmü uygulanır.
|