DENİZDE CAN VE MAL KORUMA HAKKINDA KANUN
DENİZDE CAN VE MAL KORUMA HAKKINDA KANUN
Kanun Numarası: 4922
Kanun Kabul Tarihi: 10/06/1946
Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 14/06/1946
Yayımlandığı Resmi Gazete Sayısı: 6333
BİRİNCİ BÖLÜM: TARİFLER VE TİCARET GEMİLERİNİN TEKNİK NİTELİKLERİ
Madde 1 - Bu kanunun uygulanışı bakımından:
A) Denizde kürekten başka aletle yola çıkabilen her araca, adı, tonilatosu ve kullanma amacı ne olursa olsun "Gemi";
B) Menfaat sağlamak kasdiyle denizde kullanılan her gemiye "Ticaret Gemisi";
C) On ikiden fazla yolcu taşıyan her ticaret gemisine "Yolcu Gemisi";
D) Kaptan ve diğer gemi adamları, gemiyi donatan ile işletenin çoluk - çocuk ve hizmetçileri, donatan ve işletenin görev ile yolculuk eden adamı, temsilcisi ve memurları, taşınan hayvanların çobanları ve mücbir sebeplerden yahut kaptanın denizde can kurtarma ödevinden dolayı gemiye alınan kimseler dışında, gemide navlunlu - navlunsuz taşınan herkese "Yolcu"; denir.
Madde 2 -
(Değişik madde: 04/07/1988 - KHK - 336/1 md.; Aynen kabul: 07/02/1990 - 3612/22 md.)
A) Tekne, genel donanım, makina, kazan gibi esas kısımları,
B) Yükleme durumu,
C) Yakıtının ve kumanyasının yeterliği,
D) Gemi adamlarının yeterliği ve sayısı;
Bakımlarından Ulaştırma Bakanlığı ile diğer ilgili kuruluşların görüşleri alınmak suretiyle hazırlanacak yönetmeliklerince tespit olunmuş, nitelikleri haiz bulunmaması yüzünden, yapacağı yolculuğun normal rizikolarına karşı koyamayacak durumda olan bir ticaret gemisi "yola elverişli" sayılmaz ve böyle bir geminin yola çıkmasına izin verilmez.
Madde 3 - Ticaret gemilerinin tahsis edildikleri işlere ve yapacakları yolculuklara göre tekne, makine, kazan, genel donanım, can kurtarma, yangından korunma ve yangın söndürme ve sair araç ve teferruatının tüzüğü gereğince haiz olmaları lazımgelen durumları yılda en az bir defa denetlenir. Şu kadar ki, yolcu gemilerinden başka ticaret gemilerinin sualtı denetlemeleri iki yılda bir yapılabilir.
Madde 4 - Denetleme sonunda durumu tüzüğe uygun olduğu anlaşılan ticaret gemisine süreli bir "Denize elverişlilik belgesi" verilir. Böyle bir belgesi olmıyan yahut belgesinin süresi bitmiş olan ticaret gemisinin yola çıkmasına izin verilmiyeceği gibi herhangi bir sebeple tüzüğünde gösterilen nitelikleri kaybetmiş olan ticaret gemisinin de belgesi battal edilir.
Denize elverişlilik belgesinin süresi, yolculuğun devamı sırasında biten bir ticaret gemisi, yolculuğu bir Türk limanında bitiyorsa, yolculuğu bitirdikten sonra, denetleneceği limana dönmek ödevindedir. Böyle bir ticaret gemisi, denetleneceği limana kadar, denize elverişlilik belgesi varmış gibi ticari işlem yapabilir.
Belge süresi içinde, herhangi bir sebeple tüzüğüne uygun durumunu yolculuğun devamı sırasında kaybetmiş olan ticaret gemisi hiçbir ticari işlemde bulunmaksızın, onarılabileceği en yakın limana gidebilir.
Madde 5 -
(Değişik madde: 05/05/1981 - 2459/1 md.)
Milli ve Milletlerarası tanınmış tasnif kurumlarından verilen ve hükmü olan bir belgeyi haiz gemilere, belgesinde yazılı süre ve görev için, ayrıca denetleme yapılmadan, denize elverişlilik belgesi verilir. Ancak bu gibi kurumların tüzük ve kurallarınca denetleme dışında bıraktıkları kısımlarının denetlenmesi bu kanun hükümlerine göre yapılır.
Madde 6 - Denize elverişlilik belgesi olup da liman sınırlarını geçerek denize çıkacak her ticaret gemisi, yola çıkmadan önce, can kurtarma, yangından korunma, yangın söndürme ve seyir donanımları, gemi adamları, kumanya ve yakıtı, yolcu sayısı, yükünün cinsi, istifi ve yükleme markası bakımlarından denetlenir ve bu durumlarda tüzüğüne uygun olmıyan ticaret gemilerinin yola çıkmasına izin verilmez.
Liman sınırları içinde çalışan ticaret gemilerinin bu madde gereğince denetlenmeleri, hal icabına göre zaman zaman yapılır.
Madde 7 - Ticaret gemilerinin, çeşitli resim ve harçlarının ödenmesinde esas olan tonilatoları, tüzüğüne göre yapılacak ölçmelerle belirtilir.
İKİNCİ BÖLÜM: DENİZDE YOLCULUK GÜVENİ
Madde 8 - Türk gemileriyle Türk liman ve karasularında yolculuk eden yabancı gemilerin, denizde çatışmayı önlemek için taşıyacakları ve gösterecekleri fener ve alametler, verecekleri sadalı sis ve manevra işaretleri, gözetecekleri seyir ve idare kurallariyle tehlikeye düştükleri zaman yardım istemek için verecekleri ve gösterecekleri her türlü işaretler tüzükle belirtilir.
Her Türk gemisinde "Denizde Çatışmayı Önleme Tüzüğü"nden bir tane bulunur.
Gemilere parasız dağıtılacak olan bu tüzük, geminin esas belgelerinden sayılır.
Madde 9 - Denizde Çatışmayı Önleme Tüzüğüne riayet edilmemek yüzünden can veya mal zararına sebebiyet verilen hallerde, durumun hal ve şartları, tüzükten ayrılmayı kati olarak gerekli kıldığı mahkemede sabit olmadıkça, hadise sırasında köprü üstünde vardiyada bulunan kaptan veya mevzuata göre yetkili güverte zabiti kusurlu sayılır.
Madde 10 - Çatışan gemilerin kaptanları, çatma yüzünden gemilere ve içindeki kimselere gelecek zararları önlemek veya azaltmak için, kendi gemilerini ve içinde bulunan gemi adamlarını ve yolcuları ciddi bir tehlikeye atmaksızın mümkün olan her yardımı yapmakla ödevlidirler. Bundan ötürü çatışan gemilerin kaptanları, birbirine yardıma muhtaç bulunmadıklarına inanç getirinceye kadar, gemilerini hadise yerinde tutmağa mecburdurlar.
Çatışan gemilerin kaptanları, gemilerini ve içindeki kimseleri ciddi tehlikeye atmadan yapabilirlerse, yollarına devama başlamadan önce, gemilerinin adını, tanınma işaretini, bağlama, kalkma ve varma limanlarının adlarını öbür gemilerin kaptanlarına bildirmek ödevindedirler.
Çatışan gemilerin kaptanları, olayın sebeplerini ve hangi hal ve şartlar altında baş gösterdiğini, kazadan hemen sonra ve mümkünse, gemi jurnallarına yazarlar. Gemi jurnalındaki bu kaydın altı, kaptan, birinci zabit ve güverte tayfasından biri tarafından beraberce imzalanır.
Madde 11 - Yük veya yolcu taşıyan ticaret gemilerinin her iki bordası üzerine ve güverte çizgisi altına, tatlı ve tuzlu su bölgeleri ile mevsimlere ve kereste yüküne göre konulacak yükleme (Fribord) markasının yeri tüzüğüne göre tayin olunur.
Bordalarına yükleme markası konmamış ticaret gemilerinin yolcu veya yük taşımalarına veya bu markadaki yükleme çizgilerinin gösterdiğinden fazla yüklenmiş olan ticaret gemilerinin yolculuğuna izin verilmez.
150 gros tonilatodan ufak ticaret gemileri, çalışacakları deniz bölgelerine ve yapacakları işlere göre, bu madde hükümlerinden dışarı bırakılabilirler.
Madde 12 - Aşağıda yazılı maddeler bu kanuna göre "Tehlikeli eşya" sayılır:
A) Patlama bakımından tehlikeli olan maddeler:
1 - Patlama maddeleri ve bilhassa paralama ve atış malzemesi;
(Paralama veya atış amaçlarına uygun nitelikte bulunmıyan, alevle patlatılamıyan ve vurma ve sürtünmiye karşı, dinitrobenzoldan daha hassas olmıyan maddeler patlama maddesi sayılmaz).
2 - Cephane;
3 - Ateşleme malzemesi, havai fişekler ve benzerleri;
4 - Sıkıştırılmış veya sıvık haline getirilmiş gazlar;
5 - Suya dokununca yanan veya yanmayı kolaylaştırıcı gazlar çıkaran maddeler;
B) Kendi kendine tutuşan maddeler;
C) Yanıcı sıvıklar ve kolay ateş alabilen katı maddeler;
D) Zehirli maddeler;
E) Yakıcı maddeler;
F) Fizik ve şimik nitelikleri bakımından yukardakilere benzer başka maddeler;
G) Hayvan, kereste ve zahire gibi istifleri bakımından tehlikeli yükler.
Yukarda yazılı eşyanın ticaret gemileriyle taşınması tüzüğüne göre yapılır.
Madde 13 -
(Değişik madde: 29/06/1956 - 6763/43-a md.)
Türk Ticaret Kanununun 982 ve 984 üncü maddeleri gereğince salahiyetli mahkemeye deniz raporu tesbit ettirmekle mükellef her kaptan, bu raporun tasdikli bir suretini kazadan sonra uğradığı liman reisliği bulunan ilk limanda liman reisliğine verir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: DENİZDE CAN KURTARMA
Madde 14 - Her kaptan, denizde, can tehlikesine uğramış olarak rastgeldiği kimselere, düşman bile olsa, kendi gemisini, gemi adamlarını ve yolcusunu ciddi bir tehlikeye atmaksızın elinden gelen her yardımı yapmakla ödevlidir.
Madde 15 - Başka gemiden imdat işareti alan bir geminin kaptanı tehlikede bulunan kimselerin yardımına bütün hızı ile gitmek ödevindedir. Ancak kaptan bu türlü hareket etmeyi imkansız görür veya içinde bulunduğu özel haller dolayısiyle makul veya faydalı görmez veya 17 ve 18 inci maddeler gereğince bu ödevden muaf tutulmuş ise yardım yapmıyabilir ve bu hali hemen, imdat işareti veren geminin kaptanına bildirmekle beraber kendisini yardıma gitmekten alıkoyan sebepleri gemi jurnalına kaydeder.
Madde 16 - Tehlikede bulunan bir geminin kaptanı, imdat isteğine cevap vermiş olan kaptanlarla mümkün olabildiği kadar istişarede bulunduktan sonra, yardıma en elverişli gördüğü bu gemilerden birinden veya bir kaçından yardım istemek hakkını haiz olduğu gibi bu suretle kendisinden yardım istenen kaptan veya kaptanlar da bu isteğe uyarak bütün hızlariyle tehlikede bulunan kimselerin yardımına gitmek ödevindedirler.
Madde 17 - Telsizle imdat işareti alan bir kaptan kendisinden yardım istenen başka bir geminin kaptanından ve eğer yardım istenen gemi birden fazla ise bu gemilerin kaptanlarından, yardım isteğinin yerine getirilmek üzere bulunduğu yolunda haber alacak olursa, 15 inci madde ile kendisine yüklenmiş olan yardım ödevinden kurtulur.
Madde 18 - Bir kaptan, tehlikede bulunan kimselerin yanına varan bir geminin kaptanından artık yardıma lüzum kalmadığını haber alırsa, bu kanunun 15 inci maddesiyle yüklenmiş olduğu ödevden ve eğer kendi gemisinden de yardım istenmemiş ise 16 ncı madde ile yüklendiği yardım ödevinden kurtulur.
Madde 19 - Tehlikeli buzlar, gemi leşleri, tropikal fırtınalar veya Beaufort mikyasına göre 10 kuvvetinde veya daha fazla rüzgar yahut deniz yolculuğu güvenini doğrudan doğruya sarsan başka tehlikeler gören her gemi kaptanı, bunları, yakınında bulunan gemilere ve haberleşebileceği ilk kıyı noktasındaki yetkili makamlara, elinde bulunan bütün haberleşme araçları ile ve tüzüğü gereğince bildirmek ödevindedir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM: CEZA HÜKÜMLERİ
Madde 20-
(Değişik madde: 23/01/2008-5728 S.K./120.mad)
Bu Kanunda yazılı sebeplerle;
a) Yolculuğuna izin verilmemiş,
b) Denize elverişlilik belgesi almamış,
c) Belgesi battal edilmiş,
d) Belgesinin süresi geçmiş ve idarece uzatılmamış,
olmasına rağmen sefere çıkan ticaret gemisi derhal seferden alıkonularak muhafaza edilmek üzere en yakın elverişli limana çekilir. Gemideki yükün gideceği yere götürülmesi için gerekli bütün masraflar donatan tarafından karşılanır. Ayrıca, gemiyi sevk ve idare eden kaptan ile gemi donatanına beşbin Türk Lirasından yirmibeşbin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.
Geminin muhafaza edilmek üzere limana çekilmesi ve limanda tutulması, yük ve yolcuların gidecekleri yere götürülmesi dolayısıyla oluşan bütün masraflar ile idarî para cezaları eksiksiz olarak ödendiği takdirde 4 üncü madde hükümleri çerçevesinde gemi serbest bırakılır.
Geminin alıkonulduğu tarihten itibaren otuz gün geçmesine rağmen kaptan veya donatanın bu madde hükümlerine göre yükümlülüklerini yerine getirmemesi hâlinde gemi, limanın bulunduğu yerin mülkî amirliği tarafından ihale mevzuatı hükümlerine bağlı olmaksızın satılır. Satıştan elde edilen gelirden geminin limana çekilmesi ve muhafaza edilmesi için gerekli olan bütün masraflar karşılandıktan ve para cezası tahsil edildikten sonra bakiye miktarın kalması hâlinde bu miktar donatanın veya yasal temsilcisinin başvurusu üzerine kendisine ödenir.
Geminin satışının gerçekleştirilememesi veya gerçekleştirilmekle beraber satış bedelinin masrafları ve para cezasını karşılamaması hâlinde bu miktar 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre donatandan ve gemi kaptanlarından müşterek ve müteselsil sorumluluk esasına göre tahsil edilir.
Donatanın yabancı gerçek veya tüzel kişi olması veya kaptanın Türk vatandaşı olmaması hâlinde bu masraflar aylık yüzde beş gecikme zammıyla birlikte genel hükümlere göre tahsil olunur.
Madde 21-
(Değişik madde: 23/01/2008-5728 S.K./121.mad)
Yolcu taşımasına izin verilmemiş bir ticaret gemisiyle ilgili olarak da 20 nci madde hükümleri uygulanır.
Bu Kanunun 11 inci maddesine göre belirlenen yükleme markası üzerindeki yükleme çizgilerinin gösterdiği hadden fazla yükle yolculuk yapan gemi derhal seferden alıkonularak en yakın elverişli limana çekilir. Gemideki yükün gideceği yere götürülmesi için gerekli bütün masraflar donatan tarafından karşılanır. Ayrıca gemiyi sevk ve idare eden kaptan ile gemi donatanına beşbin Türk Lirasından yirmibeşbin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.
Geminin limana çekilmesi, limanda tutulması ve fazla yükünün boşaltılması dolayısıyla oluşan bütün masraflar ile idarî para cezaları eksiksiz olarak ödendiği takdirde gemi serbest bırakılır.
Yetkili olmadığı hâlde yükleme markasının yerini değiştirenler üç aydan altı aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
Donatanın kanuna aykırı emrine uymuş olması, kaptanı sorumluluktan kurtaramaz.
Madde 22-
(Değişik madde: 23/01/2008-5728 S.K./122.mad)
12 nci maddede yazılı tehlikeli eşyayı tüzükte belirtilen hükümlere aykırı olarak yükleyen veya taşıyan gemi kaptanına beşbin Türk Lirasından yirmibeşbin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. Gemi donatanı ile ilgili olarak bu cezanın üst sınırı yüzbin Türk Lirasıdır.
12 nci maddede yazılı tehlikeli eşyayı kişilerin hayatı veya sağlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde taşıyan kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
Madde 23-
(Değişik madde: 23/01/2008-5728 S.K./123.mad)
Tüzükle belirtilen yardım isteme işaretlerini yerinde ve gereği gibi kullanmayanlarla bu Kanunun 10 uncu maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarına aykırı hareket eden kaptana beşbin Türk Lirasından yirmibeşbin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.
Deniz kazasının gerçekleşmesi hâlinde Türk Ticaret Kanununun 982 ve 984 üncü maddeleri hükümlerine göre deniz raporu almayan veya bu raporun tasdikli bir örneğini kazadan sonra uğradığı liman reisliği bulunan ilk limanda liman reisliğine vermeyen gemi kaptanı iki yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
Bu Kanunda yer alan idarî para cezaları yetkili liman başkanları ile sahil güvenlik bot komutanları tarafından verilir.
Madde 24-
(Değişik madde: 23/01/2008-5728 S.K./124.mad)
Bu Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 14, 15 ve 16 ncı maddelerindeki yardım yükümlülüklerinin her birine aykırı hareket eden kaptanlar, Türk Ceza Kanununun 98 inci maddesi hükmüne göre cezalandırılır.
Madde 25 - Türk donanmasına bağlı harp veya yardımcı gemileriyle Türk ticaret gemileri arasındaki çatışmalar sonucunda, askeri kişiler hakkında yapılacak ceza kovuşturmalarında Askeri Ceza Muhakemeleri Usulü ve Askeri Ceza Kanunu uygulanır.
BEŞİNCİ BÖLÜM: TÜRLÜ HÜKÜMLER
Madde 26 - Bu kanunun 8 inci maddesi, Türk Donanmasına bağlı harb ve yardımcı gemilerine ve 6 ncı, 8 inci, 9 uncu, 11 inci ve 12 nci maddeleri hükümleri, Türk limanlarına gelen, bu limanlardan kalkan ve Türk kara sularında yolculuk eden yabancı gemilere de uygulanır.
Madde 27 -
(Değişik madde: 29/06/1956 - 6763/43-b md.)
Türk Ticaret Kanununun deniz kazalarına ait faslının (Çatma) ve (Kurtarma ve yardım) kısımlariyle Belediye Kanununun 15 inci maddesinin 9 uncu fıkrası ve Umumi Hıfzıssıhha Kanununun gemilerin sağlık bakımından murakabesine ait hükümleri mahfuzdur.
Madde 28 - 2239 sayılı Denizyolları İşletme Kanununun 9 uncu ve 10 uncu maddeleri ve 22 Nisan 1301 tarihli (Deryada Men'i Müsademe Nizamnamesi) kaldırılmıştır.
Geçici Madde 1 - Bu kanunda sözü geçen tüzükler, bu kanunun yürürlüğe girmesinden başlıyarak en çok bir yıl içinde yürürlüğe konulacak ve o vakte kadar, bu günkü mevzuat uygulanacaktır.
Madde 29 - Bu kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Madde 30 - Bu kanunu Bakanlar Kurulu yürütür.
|