Banner

MEVZUAT
AVUKATLIK HUKUKU
MAKALELER
HUKUK HABERLERİ
FAYDALI BİLGİLER
İÇTİHATLAR
DİLEKÇE-FORM
ADLİ REHBER
İNSAN HAKLARI
HUKUK SÖZLÜĞÜ
DAVA TÜRLERİ
HUKUKİ BELGELER
 
Reklam Alanı

Host - Sponsor





   Telekomünikasyon Sektöründe Tüketici Hakları

Telekomünikasyon Sektöründe Tüketici Hakları

İstanbul, Kasım 2005

I ? GİRİŞ

Günlük yaşantımızın vazgeçilmezleri arasına giren cep telefonları sebebiyle telekomünikasyon sektörü çok geniş bir tüketici kitlesine hitap etmeye başlamıştır. Bu sebeple telekomünikasyon sektöründe tüketici hakları konusu, özel bir incelemeyi haketmektedir.

Telekomünikasyon sektöründe tüketici hakları konusu, geniş kitleleri ilgilendiren bir konu olması sebebiyle yasakoyucunun da dikkatini çekmiş ve bu konuda özel bir düzenleme yapılması ihtiyacı hissedilmiştir. Bu ihtiyaç, 15/04/1983 tarihli ve 2813 sayılı Telsiz Kanunu?nun değiik 7. maddesine dayanaılarak çıkarılan ve 22.12.2004 tarihli 25678 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ?Telekomünikasyon Sektöründe Tüketici Yönetmeliği? ile giderilmek istenmiştir. Biz de bu yazımızda anılan yönetmeliği inceleyeceğiz.

II ? YÖNETMELİĞİN AMACI VE KAPSAMI

A ? Amaç

Yönetmeliğin 1. maddesinde yönetmeliğin amacı düzenlenmiştir. Buna göre yönetmeliğin amacı, telekomünikasyon hizmetlerinden yararlanan tüketicilerin haklarını ve menfaatlerini korumaya yönelik usul ve esasları belirlemek olarak açıklanmıştır.

Burada dikkat edilmesi gereken nokta, telekomünikasyon hizmetinin ve telekomünikasyonun ne anlama geldiğinin belirlenmesidir.

Yönetmeliğin ?tanımlar? başlıklı 4. maddesinde bu kavramların tanımları yapılmıştır. Buna göre telekomünikasyon hizmeti;

?Telekomünikasyon tanımına giren faaliyetlerin bir kısmının veya tümünün hizmet olarak sunulması?

Telekomünikasyon ise;

?Her türlü işaret, sembol, ses ve görüntünün ve elektrik sinyallerine dönüştürülebilen her türlü verinin kablo, telsiz, optik, elektrik, manyetik, elektro manyetik, elektro kimyasal, elektro mekanik ve diğer iletim sistemleri vasıtasıyla iletilmesi, gönderilmesi ve alınması?

Olarak tanımlanmıştır. Görüldüğü üzere çok geniş bir telekomünikasyon tanımı yapılmıştır. Buradan çıkarılacak sonuç, yönetmeliğin sadece cep telefonlarını kapsamadığı, yönetmelikteki tanım kapsamına giren her türlü faaliyetin yönetmelik kapsamında olduğudur. Yani sadece cep telefonu kullanıcıları değil, internet servis sağlayıcılığı hizmetleri, paralı televizyon hizmetleri, interaktif veri hizmetleri gibi hizmetler de bu yönetmeliğe tabi olacaktır.

B ? Kapsam

Yönetmeliğin 2. maddesinde ise, yönetmeliğin telekomünikasyon hizmetlerinden yararlanan tüketicilerin hakları ile işletmecilerin yükümlülüklerini ve işletmeciler ile tüketiciler arasında imzalanan abonelik sözleşmelerine ilişkin temel esasları kapsadığı belirtilmiştir.

Bu açıklamalardan sonra yönetmelikte düzenlenen tüketicilerin hakları ile işletmecilerin yükümlülüklerini incelemeye geçebiliriz.

III ? TÜKETİCİLERİN HAKLARI

A ? Başlıca haklar

Yönetmeliğin 5 ? 15 maddeleri arasında tüketicilerin hakları düzenlenmiştir. 5. maddede a?dan j?ye kadar bentler halinde tüketicilerin başlıca hakları düzenlenmiştir. Bu haklar:

a) Benzer konumdaki tüketiciler arasında, ayrım gözetmeyen adil ücretlerle hizmet alma hakkı,

b) Telekomünikasyon hizmeti sunan işletmecilerle abonelik sözleşmesi yapabilme hakkı,

c) Kişisel bilgilerinin kamuya açık rehberlerde yer alıp almamasını talep etme hakkı,

d) Rehber hizmetinden ücretli ve/veya ücretsiz yararlanma ve abone rehberine ayırım gözetmeksizin kaydolma hakkı,

e) Acil telefon numaraları hakkında bilgilendirilme ve bu numaralara ücretsiz erişebilme hakkı,

f) İşletmecinin teknik imkanları dahilinde ayrıntılı fatura talep edebilme ve bazı numaraların kendi telefonundan aranmasına sınırlandırma konulmasını isteme hakkı,

g) İşletmecinin sunacağı telekomünikasyon hizmetinin kapsamı hakkında bilgi alabilme hakkı,

h) Aldıkları hizmet için uygulanacak tarifeler ve tarife paketleri konusunda açık, detaylı ve güncel bilgilere erişebilme hakkı ile tarife ve tarife paketlerindeki değişiklikler yürürlüğe girmeden önce bilgilendirilme hakkı,

ı) Arızaların giderilmesinde, sağlık, yangın, afet, güvenlik vb. acil durum ve güvenlikle ilgili kurum ve kuruluşlar dışında, tüketiciler arasında ayırım gözetmeme temelinde bir uygulamayı talep etme hakkı,

j) Uluslararası standartlar ile Kurumun belirleyeceği standartlara uygun kalitede hizmet alma hakkı.

Görüldüğü üzere burada telekomünikasyon tüketicilerinin en temel hakları düzenlenmiştir. (c), (d), (e), (f) bentlerinin ifadelerinden, sanki 5. maddede düzenlene tüketici haklarının sadece telefon aboneleri için geçerli olduğu gibi bir izlenim edinilmektedir. Ama yukarıda da belirttiğimiz gibi bu yönetmelik telefon hizmetlerini de içine alan ama bununla sınırlı olmayan bir çerçevede telekomünikasyon hizmetlerini ele almaktadır. Bu sebeple diğer telekomünikasyon hizmetleri için yönetmelik hükümleri hizmetin bünyesine uyduğu ölçüde uygulanacaktır.

(j) bendinde tüketicilerin ?uluslararası standartlara uygun kalitede? hizmet alacaklarından bahsedilmektedir. Kanımca bu önemli bir hükümdür. Bu hükme göre, hiçbir telekomünikasyon hizmet sunucusu, dünyada genel kabul görmüş ve güncel endüstri standartlarından daha aşağı standartlarda hizmet sunamaz. Hizmet sağlayıcılar, alt yapılarını sürekli güncel tutmak, teknolojideki tüm gelişmeleri ve yenilikleri takip etmek zorundadırlar. Bendin devamında ?kurumun? belirleyeceği standartlardan bahsedilmektedir. Burada ?kurum?dan kastedilen Telekomünkasyon Kurumu?dur. Fakat ?kurum?un belirleyeceği standartlar uluslararası standartlardan daha düşük düzeyde olamaz. Bu anlamda Telekomünikasyon Kurumu da uluslararası standartlarla bağlıdır. Kurumun getireceği bir standart ile uluslararası standartlar arasında bir çelişki olması halinde, uluslararası standartlar dikkate alınacaktır.

B ? Şeffaflık ve Bilgilendirme

Yönetmeliğin 6. maddesi, işletmecilerin tüketicilere sundukları telekomünikasyon hizmetlerine erişim ve bu hizmetlerin kullanımı ile ilgili olarak, bazı asgari bilgileri talep olmaksızın tüm tüketicilere sunmak ve tüketicilerin bu bilgilere kolayca ulaşabilmesini sağlamakla yükümlü olduklarını düzenlemiştir. Maddeye göre bu asgari bilgiler:

a) İşletmecinin adı ve adresi,

b) Sunulacak hizmetler,

1) Hizmetin kapsamı,

2) Hizmete erişim ve hizmetin kullanımı konusunda genel hüküm ve şartlar,

3) Hizmet için uygulanacak tarifeler ve varsa tarife paketleri,

4) İşletmeciler tarafından varsa abonelere tazminat verme ve geri ödeme yapma koşulları,

5) Sunulan bakım/onarım hizmetlerinin çeşitleri,

6) Asgari sözleşme süresini de içerecek şekilde standart sözleşme koşulları,

c) Uzlaşmazlık çözüm mekanizmaları.

Burada dikkat edilmesi gereken nokta bu bilgilerin abonelerden herhangi bir talep gelmeksizin sunulmasıdır. Yönetmeliğin ifadesi emredicidir. Bu sebeple hizmet sağlayıcılar kendilerine herhangi bir talep gelmeksizin bu bilgileri sunmakla yükümlüdürler.

C ? Hizmet Kalitesi

Yönetmeliğin 7. maddesi ile, işletmecilerin sundukları telekomünikasyon hizmetlerinin kalite seviyeleriyle ilgili yeterli ve güncel bilgileri yayımlamakla ve yayımlanacak bu bilgileri talep edilmesi halinde Kurum?a sunmakla yükümlü olduğu düzenlenmiştir.

İkinci fıkrada ise Kurum?a, hizmet kalite seviyesine ilişkin olarak tüketicilerin kapsamlı, yeterli ve anlaşılabilir bilgiye ulaşmalarını sağlamak amacıyla, ölçülebilir hizmet kalitesinin seviyesine ilişkin parametreleri, işletmeciler tarafından yayınlanacak bilgilerin içeriğini, şeklini ve hizmet kalite seviyesine ilişkin diğer husuları belirleyen düzenlemeleri yapma yetkisi tanınmıştır.

D ? Operatör Desteği ve Rehber Hizmetleri

Yönetmeliğin 8. maddesine göre, kendilerine numara tahsisi yapılan tüm aboneler, kamuya açık rehberlerde yer alma hakkına sahiptir. Telefon hizmetlerinde, sunulan elektronik ve/veya yazılı rehber hizmetleri için abonelik sözleşmesi imzalanırken, tüketiciden bu hizmetlerde kişisel bilgilerinin yer alıp almayacağı hususunda onay alınır.

Yönetmelikte rehberde yer alam bir hak olarak düzenlenmiştir. Rehberde yer alam bir zorunluluk değildir. Ortada bir hak söz konusu olunca kişi bu hak üzerinde dilediği gibi tasarruf edebilir. Yani bu hakkı kullanıp kullanmama tamamen onun takdirindedir. Fakat bu hak yönetmelikte düzenlendiği gibi abonelik sözleşmesi imzalanırken alınan onayla tüketilmiş sayılacak mıdır?

Kanımca böyle bir yorum yapmaya imkan yoktur. Abone, sözleşmenin imzası anında kişisel bilgilerinin yer alması hususunda onay vermiş olsa bile dilediği zaman kamuya açık bir rehberden kişisel bilgilerinin çıkartılmasını isteyebilir. Bu yorum Avrupa Birliği?nin kişisel gizliliğin korunmasına ilişkin normları ile uyumlu olduğu gibi hukukumuzda da Yeni Türk Ceza Kanunu?nun kişisel verilerin gizliliğini koruyan hükümleri ve kısa zamanda yasalaşması beklenen Kişisel Verilerin Korunması yasa tasarısı gibi mevzuat hükümleri ile de uyumludur. Ayrıca kişiler kişilik haklarına dahil unsurlar üzerinde münhasıran tasarruf yetkisine sahiptirler ve bu haklar kullanılmakla tükenmezler.

Maddenin 2. fıkrasında abonelere numara tahsisi yapan tüm işletmecilerin, abonelerin rehber hizmetlerine ilişkin makul taleplerinin tamamını objektif, maliyete dayalı ve ayrımcı olmayan koşullarda karşılamakla yükümlü oldukları düzenlenmektedir.

Fakat maddede geçen ?makul? kelimesi ile, işletmecilere getirilen yükümlülüklerin yerine getirilmesi, sınırları belli olmayan bir ölçüye bağlanmış olmakta ve böylece maddenin etkisi zayıflatılmaktadır.

Maddenin son fıkrasında ise telefon şebekesine bağlı tüm tüketicilerin operatör destek hizmetlerine ve rehber hizmetlerine erişim hakkı bulunduğu belirtilmektedir.

E ? Telefon Mesaj Hizmeti

Yönetmeliğin 9. maddesinde işletmecilerin, telefon mesaj hizmetlerinde, tüketicilere hizmetin ücretine ilişkin bilgiyi sağlamakla yükümlü oldukları düzenlenmektedir. Bu bilgilendirmede, ücretlendirmenin ne zaman başlayacağı, ücretin dakika başına mı, çağrı başına mı hesaplandığı ve arama ücretinin dakika veya çağrı başına ne kadar olacağı ile toplam hizmet süresinin ve bedelinin açıkça belirtilmersi gerektiği hüküm altına alınmıştır.

Bu bilgilendirme hizmeti ücretsizdir.Bilgilendirmeden sonra arayanın kabul onayını vermesini müteakip telefon mesaj hizmeti sunulmaya ve ücretlendirilmeye başlanacaktır.

F ? Hizmete Ek Olanakların Sunumu

Yönetmeliğin 10. maddesine göre teknik imkanlar ve ekonomik uygulanabilirlik dahilinde sabit ve mobil telefon hizmeti sunan işletmeciler, arayan numaranın görünmesi ve tonlu arama yapma hizmetlerini sağlamakla yükümlüdürler.

2. fıkrada ise işletmecinin, aramayı yapan abonesine basit bir yöntemle ve ücretsiz olarak her arama için arayan hattın kimliğinin açıklanmasını engelleme olanağı tanıyacağı düzenlenmiştir.

Bu maddede de dikkat edileceği gibi, işletmecilerin yükümlülüğü ?teknik imkanlar? ve ?ekonomik uygulanabilirlik? gibi iki ölçü konularak sınırlandırılmıştır.

G ? Kampanyalar

Yönetmeliğin 11. maddesinde işletmecilerin yaptıkları özel kampanyalarda taahhüt ettikleri tüm edimleri tam ve gereği gibi yerine getirmekle yükümlü oldukları düzenlenmiştir.

2. fıkrada ise abonelerin, işletmeciler tarafından sözleşmenin kuruluşu öncesinde ayrıntılı olarak bilgilendirilecekleri düzenlenmiş ama bu bilgilendirmenin hangi yollarla yapılacağına ilişkin bir hüküm düzenlenmemiştir. Bu sebeple bilgilendirmeye ilişkin bu boşluğu yönetmeliğin 12. maddesinde tarife ve tarife paketi değişikliklerine ilişkin hükümle doldurmak gerekmektedir. Buna göre kısa mesaj, internet, basın ? yayın organları veya posta ile bu bilgilendirme yapılabilecektir.

2. fıkranın son cümlesinde ise kampanya koşullarını kabul eden abonelerin bu şartlara uymakla yükümlü oldukları düzenlenmiştir. Maddenin ifadesinden bu hükmün emredici bir hüküm olduğu anlaşılmaktadır. Oysa aboneleri kampanya koşulları ile mutlak olarak bağlı kılmak tüketicinin korunması amacına tamamen aykırı bir durumdur.

H ? Tarife ve Tarife Paketi Değişiklikleri

Abonelik sözleşmelerinde en fazla sorunun yaşandığı konuların başında tarifeler ve tarife paketi değişiklikleri gelmektedir. Yönetmeliğin 12. maddesinde bu konu düzenlenmiştir.

1. fıkrada işletmecilerin, tarife ve fiyat değişikliklerini abonelerine, kısa mesaj, internet, basın, yayın organları veya posta ile değişiklik yürürlüğe girmeden önce duyurmakla yükümlü oldukları düzenlenmiştir.

Bu düzenlemenin ne kadar doğru olduğu tartışılabilir. Kanımca, sözleşme yapılırken seçilen tarifenin ve tarifeye ilişkin tüm ayrıntıların sözleşmede açıkça yer alması gerekmektedir. Fakat tüketicinin korunması amacı doğrultusunda bu da yeterli değildir. Ayrıca tarife değişikliklerinin hangi objektif kriterlere dayanlıarak yapılacağının da sözleşmede açıkça yer alması gerekir. Çünkü maddenin ifadesinden işletmecilerin, tarifeleri tek taraflı olarak istedikleri gibi belirleyecebilecekleri anlamı çıkmaktadır. Bu noktada, işletmecilerin kendilerine tanınan bu takdir hakkını aboneler aleyhine kullanmasını engellemek için, takdir hakkının kullanılmasının objektif kriterlere dayandırılması ve bunların sözleşmeye açıkça geçirilmesi gerekmektedir.

Maddenin 2. fıkrasında sunulan telekomünikasyon hizmetinin çeşitli tarife paketlerini içermesi ve abonenin seçmiş olduğu tarife paketini, belirlenen faturalandırma süresi içierisinde değiştirmek istemesi halinde, değişikliğin en geç bir sonraki faturalandırma döneminde uygulamaya konulacağı düzenlenmiştir.

Kanımca, 3. fıkradaki düzenleme de 11. maddede eleştirdiğimiz kampanya koşullarını kabul eden abonelerin, bu kampanya şartlarına uymakla yükümlü olduklarına ilişkin hüküm gibi tüketicinin korunması amacı ile bağdaşmamaktadır. Maddeye göre, işletmecinin abone tarafından koşulları önceden kabul edilmiş olan özel tarife paketleri ve kampanyalar için, maddenin ikinci fıkrasındaki hükmün uygulanmayacağı düzenlenmiştir. Yani 2. fıkra ile abonelere tanınan haktan, özel tarife paketi seçmiş olan aboneler faydalanamayacaklardır.

Son fıkrada ise hizmete ilişkin ücretlendirmenin hizmetin fiilen tüketiciye sunulmasıyla başlayacağı düzenlenmiştir. Buna göre ücretlendirme, sözleşme tarihinden itibaren değil, işletmecinin fiilen bu hizmeti vermeye başladığı tarihte başlayacaktır.

I ? Fatura Alma Hakkı

Yönetmeliğin 13. maddesinde işletmecilerin, tüm abonelerine son ödeme tarihinden önce aboneye ulaşacak ve belirli bir ödeme süresini ihtiva edecek şekilde fatura göndermekle yükümlü oldukları düzenlenmektedir.

Burada en çok tartışılan konu fatura göndermenin temerrüt ihtarnamesi yerine geçip geçmeyeceğidir. Yargıtay uygulamasında fatura göndermenin temerrüt ihtarnamesi yerine geçmeyeceği, işletmecinin ayrı bir temerrüt ihtarnamesi göndermesi gerektiği belirtilmektedir. Karşıt görüş ise fatura göndermenin temerrüt ihtarnamesi yerien geçtiğini, çünkü fatura ile son ödeme için kesin bir tarih belirtildiği, bu tarihten sonra ödeme yapılmaması halinde abonenin mütemerrit sayılacağını savunmaktadır.

2. fıkrada işletmecilerin, teknik imkanlar dahilinde abonenin talebi üzerine ücretli veya ücretsiz ayrıntılı fatura sağlamakla yükmlü olduğu düzenlenmiştir. Yine, ?teknik imkanlar? ölçüsü ile işlemtecilere bir takdir hakkı verilmiş olmaktadır. Ayrıca maddede ücretli veya ücretsiz denilmesi muğlak bir anlam içermektedir. Kanımca ya ücretli ya da ücretsiz denilerek kesin bir ifade kullanılmalıydı.

3. fıkrada faturaların gönderilmesine ilişkin posta masraflarının işletmeciler tarafından karşılanacağı düzenlenmiştir.

Son fıkrada ise abonenin elektronik posta, kısa mesaj gibi yollarla ödemesi gereken tutardan haberdar edilmesinin fatura gönderme yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı düzenlenmiştir.

Faturalarda bulunması zorunlu olan hususlar 14. maddede düzenlenmiştir. Buna göre faturalarda asgari aşağıdaki bilgiler yer almalıdır:

a) Faturanın ait olduğu dönem ve kesim tarihi,

b) Uygulanan tarife,

c) Son ödeme tarihi,

d) Son ödeme tarihinde ödemenin yapılmaması halinde abonenin maruz kalacağı gecikme faizi oranları,

e) Bir önceki dönemde geç ödenen faturaya uygulanmış gecikme faizi oranı ve miktarı.

IV ? ABONELİK SÖZLEŞMELERİ

Yönetmeliğin 3. bölümünde abonelik sözleşmelerine ilişkin hükümler düzenlenmiştir. Bu bölümde abonelik sözleşmelerinde bulnuması zorunlu unsurlar, haksız şartlar, sözleşmelerin feshinde takip edilecek usul ve sözleşmelerin sona ermesi düzenlenmiştir. Burada yönetmelik ile sözleşmelerin içeriğine müdahale edilmiş olmaktadır. Bu durum sözleşme özgürlüğü ilkesine aykırı olmakla birlikte, tüketicinin korunması amacı doğrultusunda meşru zemine dayanan bir düzenlemedir ve kanaatimce de yerinde bir düzenlemedir. Çünkü güçlü konumdaki işletmecilerin tüketicilere dayattıkları genel işlem şartları niteliğindeki sözleşmelerdeki güç dengesi ancak bu şekilde sağlanabilmektedir.

A ? Abonelik Sözleşmelerinde Bulunması Zorunlu Unsurlar

Madde zorunlu unsurları belirtmeden önce, sözleşmenin şekli konusunda birtakım hükümler getirmiştir. Bu hükümler Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri ile de uyumludur. Buna göre:

?Abonelik sözleşmelerinin yazılı şekilde en az oniki punto ile hazırlanması ve aboneye yükümlülük getiren hususların açık ve anlaşılabilir şekilde ve oniki punto siyah koyu harflerle belirtilmesi zorunludur.?

Sözleşmelerde bulunması gereken zorunlu unsurlar ise şunlardır:

a) Sözleşmenin konusu,

b) Sözleşmenin yapıldığı yer ve tarih,

c) Sözleşme taraflarının isim, ünvan ve açık adresleri,

d) Tarafların yükümlülükleri,

e) Sözleşmenin süresi ve sözleşmenin bitimi ve yenilenmesine ilişkin koşullar,

f) Sunulacak hizmetlerin tanımı, hizmet kalitesi seviyeleri ve ilk bağlantının gerçekleştirilebilme süresi,

g) Sunulacak bakım/onarım hizmetlerinin çeşitleri,

h) Uygulanacak tarifelerin içeriği ve tarifelerdeki değişiklikler hakkında güncel bilgilerin hangi yollardan öğrenilebileceği,

ı) İşletmecinin kusurundan kaynaklanan nedenlerle sözleşmede belirtilen hizmet seviyesinin sağlanamaması halinde tazminat ya da geri ödemeye ilişkin prosedür,

j) Abonenin temerrüde düşmesinin hukuki sonuçları,

k) Abone tarafından sözleşme tarihinde tercih olunan tarife paketi,

l) Abone ile işletmeci arasında uzlaşmazlık çıkması halinde uygulanacak çözüm prosedürü,

m) Abonenin hizmeti alabilmesi için gerekli olan teknik ekipman, cihaz ve donanıma ilişkin bilgi,

n) Onay gereken abonelik sözleşmesinin Kurumca onaylandığı tarih.

İşletmeciler yukarıda belirtilen unsurların sözleşmede yer alamasını sağlamak ve imzalı bir suretini aboneye vermekle yükümlüdürler.

Maddenin devamında abonelere ancak seçtikleri hizmetlerin verileceği, teknik ekipmanda değişiklik yapılması halinde işletmecinin bunu ücretisz olarak yapacağı ve reklamlar için abonenin onayının bulunmasının zorunlu olduğu düzenlenmektedir. Buna göre:

?Sabit ve mobil telefon hizmeti sunan işletmeciler, abonelik sözleşmesinin imzalanması sırasında ya da daha sonra abonenin hattının hangi tür numaralara ve telefon mesaj hizmetlerine doğru aramalara açık olacağı hususunda, abonenin onayını almakla yükümlüdür. Abone, açık tutulması hususunda onay vermediği hizmetlerden herhangi birinin açık tutulması nedeniyle sorumlu tutulamaz. İşletmeciler, hizmet sunumunun sadece tüketicilerin rızası dahilinde gerçekleştirilmesi için gerekli tedbirleri almakla yükümlüdür.

Abonenin hizmet alması için işletmeci tarafından kurulumu yapılan teknik ekipman, cihaz veya donanımda işletmeciden kaynaklanan bir sebeple bir değişiklik olması halinde işletmeci bunu ücretsiz olarak gerçekleştirmekle yükümlüdür.

İşletmecinin kendisinin ya da üçüncü kişilerin reklamlarını sesli ya da yazılı mesaj yoluyla abonelere gönderebilmeleri için abonelik sözleşmesinin imzalanması sırasında abonenin onayını alması gerekmektedir.?

B ? Kurumun Ön İncelemesi ve Onayı

Abonelik sözleşmeleri kurumun incelemesine tabidir. Konuyu düzenleyen 17. maddeye göre:

?Kurum, re'sen veya şikayet üzerine abonelik sözleşmelerini işletmecilerden isteyebilir. Kurum, abonelik sözleşmelerini inceler ve değiştirilmesi uygun görülen hususları işletmeciye bildirir. İşletmeci, söz konusu değişiklikleri onbeş gün içinde yerine getirir.

GSM işletmecilerinin hizmet türlerine göre hazırlanacak olan her tip abonelik sözleşmesi ve mevcut sözleşmelerde yapılacak her tür değişiklik için Kurum'dan onay alması zorunludur. Kurum, söz konusu abonelik sözleşmelerini inceler ve değiştirilmesi uygun görülen hususları işletmeciye bildirir. Gerekli görülen değişikliklerin işletmeci tarafından onbeş gün içinde yerine getirilmesinden sonra abonelik sözleşmeleri Kurum tarafından onaylanır.?

Yukarıda da değindiğimiz gibi yönetmeliğin verdiği yetki ile Kurum, sözleşme özgürlüğü ilkesinin hakim olduğu sözleşmelere müdahale edebilmektedir. Burada artık yeni bir tip sözleşmenin ortaya çıktığından bahsedebiliriz. Bu sözleşmeler için Kurum?un yapılmasını istediği değişikliklerin yapılmaması durumunda Kurum ilgili işletmeciye idari yaptırımlar uygulayabilecektir.

C ? Haksız Şartlar ve Sözleşmenin Yorumu

Tüketicinin korunması alanında getirilen en önemli yeniliklerden biri de sözleşmelerde yer alan haksız şartlara ilişkin hükümlerdir. Yönetmelik, hangi sözleşme hükümlerinin haksız şart teşkil edeceğini yönetmeliğin ekinde belirtmiştir.

Haksız şartlara ilişkin hükümler yönetmeliğin 18. maddesinde düzenlenmiştir. 1. fıkrada:

?İşletmecinin aboneyle müzakere etmeden, tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde, dürüstlük kuralının gereklerine aykırı olarak ölçüsüz şekilde aboneyi mağdur eden kayıtlar geçersizdir.?

Denilmektedir. Bu hükümden haksız şartın unsurlarını çıkarmak mümkündür. Bir hükmün haksız şart sayılabilmesi için:

- İşletmecinin aboneyle müzakere etmemesi

- Hükmü tek taraflı olarak sözleşmeye koyması

- Hükmün tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde, dürüstlük kuralının gereklerine aykırı olarak ölçüsüz şekilde aboneyi mağdur etmesi gerekmektedir.

1. fıkranın 2. cümlesinde ise sözleşmede yer alan kaydın açık ve anlaşılır bir biçimde kaleme alınmamış olması halinde de, böyle ölçüsüz bir mağduriyetin varlığı sonucuna varılabilir denilerek bir ek unsur getirilmiştir.

Yönetmeliğin ekinde ise şu hususlar haksız şartlar olarak özellikle sayılmıştır:

a) İşletmecinin, sadece kendisi tarafından belirlenen koşullarda edimini ifa edeceği, buna karşılık tüketicinin her halde ifa ile yükümlü tutulduğu kayıtlar,

b) İşletmeciye, yükümlülüklerini yerine getirmeyen tüketiciden, olayların normal akışına göre gerçekleşmesi beklenebilecek zararı aşacak ölçüde yüksek bir götürü tazminat talep etme imkanı tanıyan hükümler,

c) İşletmeciye sözleşmeyi tek taraflı olarak sona erdirme hakkı tanıyan ancak tüketiciye aynı hakkı vermeyen kayıtlar,

d) İşletmeciyi, diğer tarafa ihtarda bulunma veya ek süre vermeye ilişkin yasal bir külfetten kurtarmaya ilişkin kayıtlar,

e) İşletmeciye haklı sebeplerin varlığı dışında süresiz bir abonelik sözleşmesini her hangi bir uyarıda bulunmaksızın sona erdirme hakkı tanıyan kayıtlar,

f) Süreli bir abonelik sözleşmesinde, tüketicinin aksine bir beyanı olmaması halinde sözleşmenin kendiliğinden uzatılmış sayılacağının öngörüldüğü durumlarda, tüketicinin sözleşmeyi uzatmama yönündeki iradesini beyan etmesi için sözleşmenin sona ereceği tarihten itibaren 30 günden uzun bir tarih öngören kayıtlar,

g) Tüketicinin, abonelik sözleşmesinin kurulmasından önce fiilen bilgi sahibi olamayacağı sözleşme şartlarını, aksi ispat edilemeyecek şekilde kabul ettiğini gösteren kayıtlar,

h) Sözleşmede belirlenmiş sebeplerden biri olmaksızın sözleşme şartlarında işletmeci tarafından tek taraflı olarak, tüketici aleyhine olmak üzere hizmetin niteliğinde ve sunumunda yapılacak değişikliklere ilişkin kayıtlar,

İşletmecinin borçlandığı edimi değiştirmesine veya bundan sapmasına imkan veren kayıtlar; meğerki işletmecinin menfaatleri dikkate alındığında bu değişiklik veya sapmaya tüketicinin rıza göstermesi beklenebilir olsun.

ı) İşletmeciye, ifa edilen hizmetin abonelik sözleşmesi şartlarına uygun olup olmadığını tespit etme hakkı veya bir sözleşme şartının nasıl yorumlanacağı konusunda münhasır yetki veren kayıtlar,

j) İşletmecinin, yükümlülüklerini yerine getirmemesine rağmen tüketicinin bütün yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda olduğuna ilişkin kayıtlar,

k) Tüketicinin mahkemeye gitme veya başka başvuru yollarını kullanma imkanını ortadan kaldıran veya sınırlandıran, özellikle de hukuki düzenlemelerde öngörülmemiş bir hakeme müracaatını öngören, gösterebileceği delilleri ölçüsüz derecede sınırlandıran veya mevcut hukuki düzen uyarınca diğer tarafta olan ispat külfetini tüketiciye yükleyen kayıtlar,

l) Tüketicilere abonelik sözleşmesine son verme isteklerinden dolayı cezai şart uygulanacağına dair hükümler.

Abonelik Sözleşmeleri Nasıl Feshedilecek?

Yönetmeliğin 19. maddesi bu sorunun cevabını vermektedir. Madde ile abonelik sözleşmelerinin feshinde izlenecek yol düzenlenmiştir. Maddeye göre:

?Aboneler, abonelik sözleşmesini feshetmek istedikleri takdirde, bu taleplerini ilgili işletmecinin iletişim adresine/tam yetkili bayiye yazılı olarak veya müşteri hizmetlerini arayarak ya da internet aracılığıyla bildirirler. Yazılı bildirimde abonenin kimliğini ispatlaması suretiyle abonelik sözleşmesi feshedilir.

Müşteri hizmetleri birimi aranarak ya da internet aracılığıyla yapılan bildirimlerde abonenin kimlik bilgilerine ek olarak varsa daha önceden belirlenmiş güvenlik şifresi istenebilir. Abonenin hizmet alımı, bildirimin yapıldığı gün durdurulur. Hizmet alımının durdurulmasını müteakiben aboneler on gün içerisinde işletmecinin iletişim adresine veya tam yetkili bayiye yazılı bildirimde bulunurlar. Süresinde bildirimde bulunmayan abonelerin sözleşmeleri işletmeci tarafından feshedilmeyerek hizmet sunumuna devam edilebilir.

İşletmeci tarafından abonelik sözleşme koşullarında değişiklik yapıldığının aboneye bildirilmesinden sonra, abone herhangi bir tazminat ödemeden sözleşmeyi feshedebilme hakkına sahiptir. İşletmeciler, sözleşmede yapılacak değişiklikler yürürlüğe girmeden en az bir ay önce abonelerini bilgilendirmekle ve sözkonusu değişikliklerin abone tarafından kabul edilmemesi halinde abonelerin herhangi bir tazminat ödemeden sözleşmeyi fesh edebilme haklarının bulunduğunu bildirmekle yükümlüdürler.

GSM işletmecileri, aboneliğini iptal ettiren tüketicilerin talep etmeleri halinde eski GSM numarasını arayanlara, abonenin yeni numarasını Kurum tarafından belirlenen şekilde sesli anons vasıtasıyla duyurmakla yükümlüdür. Sesli anons, hat iptali işleminin gerçekleşmesinden itibaren altmış gün süre ile verilir. Bu süre Kurum tarafından, gerekli görülmesi halinde değiştirilebilir. İşletmeci abonelikten ayrılmak isteyen aboneye sesli anons hizmeti hakkında bilgi verir ve bir ücret talep etmez.?

Burada yapılan düzenleme birtakım belirsizlikler getirmektedir. Aboneler sözleşmeleri müşteri hizmetlerini arayarak veya internet üzerinden yapacakları bildirimle sona erdirebilirler ama 10 gün içerisinde yazılı olarak bir bildirim yapmak zorundadırlar. Bunu yapmazlarsa işletmeci hizmeti sunmaya devam edebilir.

Bu düzenlemeyi hukuki olarak nitelendirmek çok güç görünmektedir. Tüketicinin korunması amacını güden bir yönetmelikte böyle bir hükme yer verilmemesi gerekmektedir. Bir abone sözleşmeyi sona erdirme iradesini ne şekilde olursa olsun göstermişse, 10 gün içinde yazılı bildirim yapmadığı için sözleşmeyi devam ettirmenin ve bu devam ettirmeyi işletmecinin takdirine bırakmanın hukuki bir dayanağı bulunmamaktadır. En kısa zamanda bu yanlışlıktan dönülmelidir.

Ayrıca 20. maddede düzenlenen;

?Aboneler, taleplerini işletmeciye yazılı olarak bildirmek kaydıyla aboneliklerini her zaman sona erdirebilir. İşletmeci, abonenin aboneliğe son verme yönündeki yazılı talebinin kendisine ulaşmasından itibaren yedi gün içerisinde bu talebi yerine getirmek ve yine aynı süre içerisinde abonelik sözleşmesinin feshedildiğini, abonenin isteğine bağlı olmaksızın aboneye yazılı olarak bildirmekle yükümlüdür.?

Şeklindeki hüküm ile yukarıda belirttiğimiz 19 .madde birlikte okunduğunda bir karışıklık ortaya çıkmaktadır. 19. maddeye göre abone sözleşmeyi feshetme isteğini internet yoluyla bildirmişse ve bundan sonra 10 gün içerisinde yazılı bildirimi yapmadıysa işletmeci sözleşmeyi devam ettirebilir fakat 20. maddeye göre aboneler taleplerini işletmeciye yazılı olarak bildirmek kaydıyla aboneliklerini her zaman sona erdirebilir. Abone 19. maddede öngörülen 10 günlük süreyi geçirdikten sonra yazılı fesih bildirimi yapmışsa durum ne olacaktır?

Maddelerin yeniden ele alınarak bu tür çelişkilerin önüne geçilmesi gerekmektedir.

SONUÇ :

İncelediğimiz yönetmelik, telekomünikasyon sektöründe tüketicinin haklarını korumaya yönelik önemli bir adım olsa da içinde barındırdığı eksiklikler sebebiyle tüketicinin korunmasını zayıflatmaktadır. Yine de tüketiciler bu yönetmeliğin varlığından haberdar olmalı ve yönetmeliğin kendilerine tanıdığı hakları kullanmalıdırlar. Geniş kitlelere hitap eden bu tür sektörlerde tüketicilere dayatılan genel işlem şartı niteliğindeki sözleşme hükümlerinin tüketici aleyhine olan hükümlerinin haksız şart olarak sayılması ve sözleşmelerden çıkarılabilmesi gerçekten ileri bir adımdır. Bundan sonrası hakkını aramaya kararlı, bilinçli tüketicilerin varlığına kalmaktadır.


  Av.Ali Osman ÖZDİLEK

SIK SORULANLAR
BİLGİ EDİNME
TÜKETİCİ KÖŞESİ
ÜCRETSİZ AVUKATLIK
HUKUK EĞİTİMİ
 
Üyelik işlemleri
 
K.Adı
Parola
            
      Şifremi Unuttum
      Üye Ol
Hukuk Arama Motoru
Hukuk Anketi
Reklam Alanı







Zirve100